Danışman: PROF. DR. İSMAİL YILMAZ TAPTIK / PROF. DR. SERVET İBRAHİM TİMUR
Yer Bilgisi: İstanbul Teknik Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Anabilim Dalı / Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bilim Dalı
Konu:Eğitim ve Öğretim = Education and Training ; Mühendislik Bilimleri
= Engineering Sciences
Dizin:Okul-öğrenci etkileşimi = School-student İnteraction ; Türk öğrenciler = Turkish students ; Öğrenci davranışı = Behavior of student ; Öğrenci görüşleri = Opinions of students ; Öğrenci merkezli yöntem = Methods centered to the student ; Öğretmen-öğrenci etkileşimi = Teacher-student interaction ; Öğretmen-öğrenci iletişimi = Teacher-student comminication ; Öğretmen-öğrenci ilişkileri = Teacher-student relations
Tez Türü: Doktora
Yıl: 2018
Sayfa Sayısı: 444 s.
Dünya mühendislik eğitiminde meydana gelen gelişmelerin yanı
sıra teknolojik ve endüstriyel ilerlemeler göz önünde bulundurulduğunda;
mühendislik programlarının sürekli gelişim çerçevesinde yeni yaklaşımları
geliştirmesi ve uygulaması ihtiyacı doğmuştur. Mühendislik eğitiminin
öğrenciler için daha motive edici, ilgi çekici ve katkı sağlayıcı hale
getirilebilmesi için, başlangıç noktası olarak eğitimin hem ders içerikleri hem
de ders programları kapsamında öğrencilerin öğrenme deneyimlerinden
faydalanılarak yeniden şekillendirilmesi gerekmektedir. Ülkemizdeki mühendislik
eğitiminin farklı bir anlayışla ele alınması, öğretme tekniklerinin de
değiştirilmesiyle birlikte tasarım ve problem çözme yaklaşımın ön plana çıkması
ve bu olgunun eğitim sürecine yerleştirilmiş ve yayılmış olması
hedeflenmelidir. Bu tez çalışmasında 2014-2015 eğitim-öğretim yılında tüm
mühendislik programlarında öğrenim gören öğrencilerin öğrenme şekillerini
etkileyen etmenlerin saptanması ve eğitim yöntemlerinin geliştirilebilmesi
hususunda öğrencilerin ve öğretim üyelerinin yeni gelişen koşullar karşısındaki
davranışları dikkate alınarak, tasarım ve problem çözme yaklaşımı ile öğretimin
nasıl gerçekleştirilmesi gerektiği ilk kez değerlendirilmeye alınmıştır. Tez
çalışmasının amacı kapsamında, izlenen yöntemsel yaklaşım da şu şekildedir: -
Farklı disiplinlerde farklı performans gösteren öğrencilerin öğrenme
yaklaşımlarının belirlenmesi, - Farklı mühendislik dallarında eğitim veren
öğretim üyelerinin, öğrencilerden alınan geri bildirimlere yönelik bakış
açısının değerlendirilmesi, - Problem çözme ve tasarım odaklı öğretme ve
öğrenme yaklaşımının belirlenmesi ve başarısının ölçülmesi.
Tez kapsamında
değerlendirmeye alınan anket; farklı disiplinlerden, farklı performans gösteren
(genel not ortalaması dağılımlarına göre) öğrencilerden seçilerek oluşturulmuş
3 ayrı gruba (4,0 ≤ GNO < 3,0; 3,0 ≤ GNO < 2,0; GNO ≤ 2,0 (Gözetim
listesi) uygulanmış olup, toplam 1209 kişi tarafından cevaplanmıştır. Anket
çalışması sonucunda elde edilen bulguların istatistiksel analizleri kapsamında
SPSS (Statistical Package for Social Sciences) for Windows 23.0 istatistik
paket programı kullanılmıştır. Verilerin istatistiksel anlamda
değerlendirilmesi aşamasında; anket sorularının hazırlanması sırasında etkili
olan ana başlıklardan yararlanılarak, sorular gruplar halinde incelenmiştir.
Çalışma verilerinin değerlendirilmesinde hem tanımlayıcı istatistiksel
metotlardan (frekans, yüzde, ortalama, standart sapma) hem de bağımsız örnekler
(independent samples) t testinden, Tek Yönlü (One Way) ANOVA testinden ve
farklılığa sebebiyet veren grubun tespitinde de Tukey testinden
yararlanılmıştır. Bazı sorular için, değişkenlerin birbiriyle ilişkili olup
olmadığının değerlendirilmesi amacıyla çapraz tablolar oluşturulmuş ve ki-kare
testi yardımıyla yorumlanmıştır. İki niceliksel verinin karşılaştırılmasında,
normal dağılım gösteren durumlarda, Pearson Korelasyon Analizi kullanılmıştır.
Genel güvenilirlik için Cronbach's Alpha katsayısı hesaplanmıştır. Elde edilen
bulgular; % 95 güven aralığında ve % 5 anlamlılık düzeyinde
değerlendirilmiştir.
Analitik ve istatistik olarak elde edilen verilerin daha
net şekilde ifade edilebilmesi ve aynı zamanda verilere dair anlaşılır
yorumların yapılabilmesi açısından öğretim üyesi ve öğrenci görüşleri de
dikkate alınarak değerlendirmeler yapılan yorumlar aşağıda maddeler halinde
sıralanmaktadır: - Anketin genelinde kadın katılımcılar tüm soruları detaycı ve
titiz yaklaşımlarıyla da bağlantılı olarak daha dikkatli şekilde cevaplamış
olup; bu durum algılarının erkeklere oranla daha yüksek olduğu sonucuyla
örtüşmektedir (Soru 51). - Anketi dolduran 2., 3. ve 4. sınıfta okuyan
öğrencilerin oranları neredeyse aynıdır ve toplam olarak katılımcıların %
79,8'ini oluşturmaktadır (Soru 53). - Anketin temel ayrım noktası, anket
gruplarının not ortalamasına göre belirlenmiş olmasıdır (3.0 - 4.0; 3.0 - 2.0;
Gözetim Listesi). Anketin genelinde Gözetim Listesinin algısı, diğer iki grupla
bariz farklılıklar barındırmaktadır. Bazı sorular bağlamında gözetim listesinin
aksine, 3.0 – 4.0 arası ortalamaya sahip grup da farklı algılara sahip olduğunu
göstermiştir. - Anket katılımcısı öğrencilerin büyük çoğunluğu Anadolu Lisesi
mezunudur (% 58,9). Bu durumu Özel / Devlet Fen Lisesi mezunları (% 15,6) takip
etmektedir (Soru 58). - Lise eğitimlerini aldıkları ya da diğer bir deyişle
İstanbul Teknik Üniversitesine geldikleri şehir ve bölgeye göre ayrım
yapıldığında; anketi yanıtlayan öğrencilerin çok büyük bir kısmı İstanbul başta
olmak üzere Marmara Bölgesi ve Ege Bölgesinden, diğer geri kalanı ise
çoğunlukla Akdeniz, İç Anadolu ve Karadeniz Bölgelerinden gelmektedir (Soru
56). - Ankete katılan öğrencilerin büyük çoğunluğunun ikamet yerinin İstanbul
olması, ailesiyle kalmayı tercih edenlerin oranının yüksek olmasıyla
sonuçlanmaktadır (Soru 56 ve Soru 59). - Anne-baba eğitim seviyesi açısından
değerlendirilme yapıldığında, öğrencilerin babalarının eğitim seviyesi
annelerine oranla daha üst düzeydedir. Babaların büyük çoğunluğu üniversite
mezunuyken, anneler ise lise mezunudur. Tam tersi şekilde eğitim almamış ya da
sadece okur-yazar olma seviyeleri bakımından annelerin yüzdesi babalarınkine
oranla oldukça yüksektir (Soru 60). - Aile ortalama aylık gelirlerine göre
sınıflandırıldığında, üniversitemiz genel profili orta sınıf ekonomik gelir
düzeyine sahip ailelerden gelen öğrencilerden oluşmaktadır. Bu durumla da
bağlantılı olarak, öğrenciler hem eğitimsel hem de yaşamsal alanlara yönelik
finansal ve ekonomik desteği çoğunlukla ailelerinden ya da buna ek olarak kredi
ve burs yoluyla almaktadır. Ayrıca eğitim desteğini kendi kendine çalışarak
sağlayanların oranı da oldukça yüksektir (Soru 62 ve Soru 63). - Öğrencilerin
bildikleri yabancı diller sorulduğunda; beklenildiği üzere büyük çoğunluk
İngilizce, bunu takip eden şekilde Almanca ve Fransızca bilmektedir. Yabancı
dil öğrenilen yerler olarak da ortaokul-lise eğitimi aldıkları okullar ve İTÜ
Hazırlık Sınıfı yaklaşık olarak aynı oranları paylaşarak en yüksek yüzdelere
sahiptir (Soru 34 - 38, Soru 67, Soru 68, Soru 69). Öğrencilerin mühendislik
mesleğini seçmeleri konusunda etkili olan faktörlerin arasında sahip
olduklarını ve mesleği daha iyi yapabilmelerini sağlayacağını düşündükleri
analitik düşünme yetenekleri, kendilerini iyi yetiştirme ve iyi eğitim alma
olanakları, mühendislik mesleğine olan ilgileri, meslekten ziyade okumak
istedikleri üniversiteyi seçmiş olmaları ve son olarak temel ve doğa
bilimlerine olan ilgileri en yüksek puanladıkları seçenekler olarak karşımıza
çıkmaktadır (Soru 4 - 7). - Katılımcı öğrencilerin lisans eğitimleri sonrası iş
bulma süreçlerinde en etkili ve kritik olan faktörün "özgür çalışma
ortamı" olduğu sonucuna varılmıştır. Diğer etkili olan faktörler de
aldıkları puanlara göre sırasıyla; maaş, iş güvenliği, terfi fırsatları, firma
imajı ve kurumsallığı, ayrıcalıklar/avantajlardır (Soru 7). - Katılımcı
öğrencilerin büyük çoğunluğu bölümlerinden mezun olduklarında iş bulma kaygısı
taşımamaktadır (Soru 6). - Öğrencilerin büyük çoğunluğu mühendislik dallarında
okuması hususunda yakınları teşvik edebileceğinin yanında bölümünde okumaktan
memnun olduğu, eğitim gördükleri mühendislik dalını sevdiklerini, bölümlerini
isteyerek seçtiklerini ve tekrar seçme şansı olması durumunda yine aynı bölümü
seçeceği gibi sonuçlara varılmıştır (Soru 1, Soru 2, Soru 9). - Anket
sonuçlarına göre mühendislik alanındaki iş başvurularında not ortalamasının bir
seçilme kriteri olmadığı ve bu konuda öğrencilerin algısı da görülmüştür.
Ayrıca 4 senelik lisans eğitimlerinin mesleki manada yeterliliği sağlamadığı
gibi çarpıcı bir sonuca da varılmıştır. Bu durumla bağlantılı olarak da artık
sadece aldıkları lisans unvanıyla yetinmeyip, öğrencilerin büyük çoğunluğu
yüksek lisans eğitimine devam etmektedir (Soru 9). - Mezun olan
öğrencilerimizin büyük çoğunluğu, uluslararası nitelikte, özel sektörde ve
büyük ölçekli firmalarda çalışmak istemektedir. Ayrıca kendi şirketini kurmak
isteyenlerin oranı da azımsanmayacak yüzdeye sahiptir. Bunları takiben
araştırmaya yatkın olanların akademik kariyer yapmak istemeleri ve teorik
bilginin direkt uygulamadaki akışının gözler önüne serildiği üretim kısmında
çalışmak isteyenler de yakın oranlara sahip olup, diğer kariyer seçenekleri
arasında yer almaktadır (Soru 8, Soru 17, Soru 18). - Anket katılımcısı
öğrencilerin, anket genelinde en düşük puan verdikleri sorular "Akademik
Danışmanlık" ile alakalı olanladır. Öğrencilerin çoğunluğunun akademik
danışmanı ile sıklıkla görüşemediği hatta bir kısmının hiç görmemiş /
tanışmamış olduğu, görüşmelerin planlı olmadığı, mesleki anlamda ilerleme ve
gelecek planları hakkında aklına takılan sorulara yardımcı olunmadığı gibi
sonuçlara varılmıştır. (Soru 14 - 16). - Öğrencilerin tercih ettikleri öğretme
tekniklerinin kapsamında pratik uygulamalar, laboratuvar uygulamaları, stajlar,
seminerler ve proje uygulamaları yer almaktadır (Soru 17, Soru 18). Anket
sonuçlarından yola çıkarak, "İTÜ Metalurji ve Malzeme Mühendisliği
Bölümü" odak grup olarak seçilmiş ve öneri geliştirilebilmesi hususunda bu
bölüme özel olarak 3 ayrı (Takım çalışması, Laboratuvar dersi ve Tasarım
Bitirme Projesi) rubrik oluşturulmuştur. Rubrikler sayesinde hem öğrencilerin
belirtilen konulardaki performansları ölçülerek iyileştirmeler yapılmış, hem de
günümüzün olmazsa olmaz kriterlerinden olan sürekli gelişme çerçevesinde
ölçme-değerlendirme yöntemi geliştirilerek öğrencilerimizin bundan sonraki
mesleki yaşantılarında daha donanımlı hale gelmeleri hedeflenmiştir.
Tez: 01.03.2020 tarihine kadar kullanımı yazar tarafından kısıtlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder